Pazar, 10 Nisan 2016 00:37

Dubai World Cup’16 Böyle Geçti…

BİTMEYEN ŞEHİRLEŞME

Bunca yıldır Dubai’ye geliyorum; durmaksızın villa ya da çok katlı konutlar yapıp, mini şehirler oluşturuyorlar.

Son yılların konuşulan projesi Şeyh Muhammed’in District One’ı. Meydan Hipodromu’na çok yakın ve Burj Halife’nin tam karşısında. Bu yıl World Cup davetini de orada verdiler. Fiyatlara gelince… 5 milyon TL’den başlayıp, deniz kenarındaki 7 yatak odalı ve 7 banyolu “küçük saraylar”, bizim paramızla,  36 milyon liraya kadar çıkıyor… Bakın, makette hiç de kötü görünmüyorlar; alsak mı acaba?


 

 

BAKALIM BU YIL NE SÜRPRİZLER VAR

Çarşamba sabahı ilk servisle ( 06.30 dolaylarında)  hipodromdayım. Etraf alacakaranlık, pist tırmıklanıyor. Genellikle tanıdık simalar; selamlaşıyoruz. Elimizde atların idman numaraları listesi. “Bakalım önce kimler gelecek; şampiyonlar geçen yıl olduğu gibi gözden ırak mı çalışıyorlar?” derken…

VE HUZURLARIMIZDA BİR SÜPER STAR

Karşımda California Chrome, hemen arkasında Keen Ice ve Mshawish, onların ardında da Hoppertunity… Atlara “hayran, hayran” bakarken, Art Sherman ve Todd Pletcher aramıza karışıyor. İlk gözlemim, bu yıl California Chrome çok farklı… Sabahın “kör karanlığında” kapalı gözlükle çalışıp, insan içine çıkmayan o sinirli at gitmiş; yerine, işte gördüğünüz bu at gelmiş… Elbette ki çalıştırıcısı da mutlu ve önüne gelene laf atıyor.

AYAĞIMIZA LAF ETMESİNLER

Onlarca atçıyla söyleşi yapıp, bol şans diliyoruz. Hepsinin kazanmasına olanak yok; çünkü sadece 9 koşu var… Her yıl Katar’dan ülkemize gelen antrenör Alben de Mieulle ilk koşuyu kaybedince, İstanbul’dan yükselen sesler kulağımıza gelmeye başladı. Bir de Todd Pletcher… Herkes bunları anımsıyor. Pekiyi, bu yanımızdaki bey kim? Al Quoz sprinti kazanan Buffering’in antrenörü Robert Heatcote…

 

START ÇEKİMİNE İLGİ BÜYÜKTÜ

Start çekiminin saatini, kurallarını ve davet biçimi değişince, bugüne kadar görmediğimiz kadar kalabalık oldu. Start çekiminde, fotoğrafçı ve kameramanları rahatsız edecek kadar kırmızı ışık kullanmasalar, kusursuzdu diyebiliriz.

FARKLI BİR AMERİKALI

Todd Pletcher’la perşembe sabahı söyleşi yaptık. Güvendiği Mshawish büyük denizde boğuldu.  Pletcher’a gelince: Amerikalıdan çok, bir İngiliz aristokratına benziyor. Mütevazı, mesafeli ve iddialı… Kim olduğunun ve değerinin de farkında diyebilirim.  Bizimle yaptığı söyleşide,  Mshawish’in World Cup’ta çok şanslı olduğunu söylemekten de çekinmedi. İtiraf etmeliyim ki biz de biraz gaza geldik…

BURASI GODOLPHIN AHIRLARI

Godolphin ahırlarına misafir olduğumuzu söylemiştik. İzlenimlerimizi ayrı bir yazıyla buraya aktaracağız. Ahırları, kullanılan teknoloji ve metotları geçtim. Godolphin ahırları Meydan hipodromu ve anlattığım Districk One’nın hemen yanı başında. Nasıl bir yer biliyor musunuz? Cennetten bir köşe…

WORLD CUP GALİPLERİ UNUTULMUYOR

Geçmiş yıllardaki 20 World Cup galibinin forma renklerini taşıyan heykelleri yapılmış ve çeşitli alanlara taşınıyor. Koşu günü öncesinde de hipodrom kapı girişlerinin hemen önüne konmuşlardı. Belli ki amaç; onları unutturmamak ve fanlarıyla yeniden buluşturmak. Bizim Veliefendi’de bir türlü gerçekleştiremediğimiz “Şampiyonlar Bulvarı” gibi…

NEYSE Kİ BENZİN SUDAN UCUZ

Fotoğraftaki arkadaş, TJK TV’nin müdür yardımcılarından Metin Soytürk. “Ben bu arabayı ille de alacağım…” diye tutturdu. Bunların oyuncak modellerinin daha uygun fiyata olduğunu söyledik ama dinletemedik. Aklı sıra benzini de Dubai’den alıp, fiyatı dengeleyecek. Dubai’de benzinin litresi 1 lira 35 kuruş; şişe su 5 lira dolayında. Eh, villayı District One’dan alınca, araba da böyle bir şey olmalı...

 

Gelelim Koşulara…

 

BİZDE DE KOŞMUŞTU

Anımsarsanız Handassa geçen yıl bizde IFHAR Koşusunu kazanmıştı. Dubai’de de favoriydi ama 4. oldu. Hangi koşunun favorisiydi demeyin, darılırım. Elbette Arap atları koşusunun…  Ne yani, sizce Arap (!) atına benzemiyor mu?

SADECE ATLARIN GÖSTERİ YERİ DEĞİL

Buradaki padoğu sadece atların gösteri alanı olarak  düşünmeyin.  Özellikle genç hanımlar için de vazgeçilmez bir parade ring…

KOŞU ÖNCESİ TARTI GÖZ ÖNÜNDE

Koşu öncesindeki tartı, koşu sonrasında olduğu gibi, herkesin görebileceği, jokey odalarının arasına getirilmiş. Burada jokey odası iki tane. Bakın, sağ taraftaki kapının üstünde ne yazıyor? Kadın jokey odası. Gördüğünüz gibi Ryan Moore ile Dettori, hem laflıyorlar; hem tartılıyorlar.

KENTUCKY DERBY AŞKINA

UAE Derby birinciliği, Kentucky Derby yolunu açıyor. Kazanan Japon atı Lani Kentucky vizesini aldı. Koşuyu Lani kazandı ama kaybeden favori Polar River değil, jokeyi Patrick Dobbs oldu demek aslında daha doğru. 7 atlı yarışta bir türlü yol bulamayınca ve bir de son metrelerde iki atın arasına girip, oradan da çıkamayınca dışarıları dolaştı ve az farkla koşuyu kaybetti.

DURAMANTE’NİN ŞANSSIZLIĞI

Duramante’nin starta giderken nalının düştüğünü sizlere anında duyurmuştuk. Sağ ön ayağının, koşu sonrasındaki, nalsız fotoğraflarını gönderdik ve yayımlandı. Bu da koşu öncesi Duramante’yi nallamaya çalışırlarken çektiğim fotoğraf. Pembe gömlekli bey ve yanındaki takım elbiseli nalbant, Duramante’nin yeni nalını hazırlıyorlar ama at ayağını vermeyince nallayamadılar. Bizde ön ayak nalsız koşmaya izin yok.  Yakın planda gördüğünüz (gözlüklü ve sakallı) saha veterineri izin verince, Duramante koşuya katıldı ve 2. oldu. Benim atım olsa, koşturmazdım.

VAY, VAY, VAY, ŞAPKAYA BAK…

Yorum yapmak istemiyorum. Bu kadar güzel şapkaları (!) bir arada görünce, ilginizi çeker diye görüntülemek istedim… Haksız mıyım?

C. CHROME: BEKLENENDEN DE FAZLASI…

World Cup’ta C. Chrome’un birinciliği beklenen sonuçtu. Fakat bu denli kolay olacağını ve gördüğünüz gibi, eyeri sağrısına kadar gitmesine rağmen, rakiplerinde bulunmayan 6. vitese takarak potoyu geçmesini kimse beklemiyordu. Nazar değmesin; bu at sağlıklı olduğu sürece geçilmez.

MEYDAN AMERİKALILARA KALDI

Başlardaki koşularda Amerikan atlarının pek sesi çıkmadı ama World Cup ve sonrasında “Meydan” Amerikalılarındı… Popüler müziğin pek takipçisi değilim. Janet Jackson’ı da ağabeyi Michael’dan dolayı tanırım. “Aile boyu” sanatçılar konusunda peşin hükümlü olduğumdan, bu hanım kızın (!) da Jackson soyadından fazlasıyla yararlandığını düşünüyordum; fena yanılmışım… Sesi ve şarkıları umduğumdan çok, çok iyi.

GÖREVİMİZİ YAPABİLDİK Mİ?

Bilmem sizlerin beklentilerini karşılayabildik mi? Eğlendik ama sizi temin ederim ki çok çalıştık… Ve kendimize izin verdiğimiz bir akşam, Burj Khalife’deki ışık gösterilerini izleyerek yorgunluğumuzu giderdik. Seneye de kısmet olursa…

Reşat Köstem

Son Düzenlenme Cumartesi, 29 Aralık 2018 22:32